Mısır yüksek oranda potasyum ve karbonhidrat içerir. Aynı zamanda protein deposu olarak kabul edilen mısır, sodyum, demir, magnezyum, B6 ve B12 vitaminleri bakımından da oldukça zengindir. Şeker hastalığının önlenmesinden, göz sağlığına kadar pek çok derde deva olan mısır, eski tarihlerden bu yana alternatif tıpta kullanılmaktadır. Mısırın taneleri yüksek oranda doymamış yağ asitleri ve nişasta içerir.
1 bardak mısırda günlük alınması gereken lif miktarının %18.4'ü bulunur. Lif miktarının bu kadar yoğun olması kabızlık ve hemoroid gibi sindirim sistemi sorunlarının hafifletilmesine yardımcıdır. Tamamı tahıl olması sayesinde kolon kanseri riskini düşürür. Lif peristaltik hareketi mide suyunu ve safra üretimini uyaran bağırsak hareketlerini düzenlemeye yardımcı olur, dışkıyı katılaştırarak ishalin önüne geçer. Tüm bunların yanı sıra irritabl bağırsak sendromu (huzursuz bağırsak sendromu) ve diyare olasılığını azaltır.
Mısır kansere sebep olan serbest radikallerle savaşan zengin bir antioksidan kaynağıdır. Pek çok gıdanın aksine mısır piştiğinde daha fazla antioksidan içerir ve besin değeri artar. Göğüs ve karaciğer kanserine sebep olan tümörlerle mücadelede etkili olduğu gözlenen ve anti-kanserojen madde olan ferulik asit denilen zengin bir bileşen içerir. Mor mısırda bulunan antosiyaninler de kansere neden olan serbest radikalleri yok eder. Antioksidanlar, kanserli hücrelerde apoptozu uyarabilme ve sağlıklı hücreleri etkilemeden kanserin birçok tehlikeli formunu azaltabilme yeteneğine sahiptirler.
Dünyada son 10 yılda şeker hastalığı giderek artmıştır. Şeker hastalığının ortaya çıkmasındaki en büyük neden ise beslenme şeklidir. Yapılan çalışmalarda mısır tanelerinin tüketilmesinin, insüline bağımlı olmayan diyabetin tedavisine yardımcı olduğunu ve mısırdaki fenolik fitokimyasalların varlığına bağlı olarak hipertansiyona karşı etkili olduğu gözlenmiştir. Bu fitokimyasal maddeler vücuttaki insülin emilimini ve salınımını düzenler. Bu da diyabetik hastaların normal bir yaşam sürdürmelerine yardımcı olur.
Makula dejenerasyonu ve katarak dünyanın en yaygın görme bozuklukları ve körlüğün ana nedenleri arasındadır. Mısırın içeriğinde bulunan zeaxanthin ve lutein gibi antioksidanların özellikle de karotenoidlerin, göz sağlığı için önemli faydaları bulunur. Lutein ve zeaksantin, mısırdaki baskın karotenoidlerdir ve toplam karotenoid içeriğinin yaklaşık% 70'ini oluştururlar. Bununla birlikte, beyaz mısırda bu düzeyler genellikle düşüktür. Karotenoidlerin kandaki yüksek seviyeleri hem makula dejenerasyonu hem de katarakt riskinde azalma ile ilişkilidir. Mısırın cilde faydaları ise çoğunlukla cilt üzerindeki siyah noktaların giderilmesine yöneliktir. Bununla birlikte gözeneklerin kapanmasını sağlayarak pürüzsüz bir cilde kavuşmaya yardımcı olur. Cilt ve göz sağlığını korumak için günde 100-200 gr mısır tüketmek yeterlidir.
Yapılan araştırmalarda özellikle mısır yağının, kolesterol seviyelerinde anti-aterojenik bir etki gösterdiğini ve çeşitli kardiyovasküler hastalıkları önlediği gözlenmiştir. Mısır yağı kalp sağlığını korumanın en iyi yoludur. Çünkü yağ asidi oranı en ideal seviyededir. Bu yüzden yemeklerde tüketilmesi tavsiye edilir. Mısır yağının içinde bulunan omega-3 yağ asitleri, zararlı kötü kolesterolü yok ederek vücudun yağ tutan bölgelerinde konuşlanır.
Mısırın farklı formları ve mısırdan elde edilen ürünler sağladıkları fayda anlamında farklılık gösterir.